Sigortacılar, 2024’ün, başta sanayiciler olmak üzere tüm kesimler için zor bir yıl olacağını, sanayi kesimine yönelik sigorta fiyatlarında yüzde 40 fiyat artışlarının yaşanacağını söyledi.
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkan Yardımcısı Ahmet Yaşar, dünyada sermayenin maliyetinin giderek arttığını, dünyadaki gelişmelerden farklı olarak Türkiye’de yaşanan Kahramanmaraş depremi ve beklenen Marmara depreminin Türk sigorta şirketlerine sigorta teminatı veren reasürans şirketlerini korkuttuğunu söyledi. Marmara depreminin reasürörleri daha çok korkuttuğunu belirten Yaşar, “Sınırlı kapasitelerini daha karlı alanlarda kullanmak istiyorlar. Bizim de amacımız azalan bu kapasiteden pay alabilmek. Reasürans kapasitesi daraldıkça sigorta şirketlerinin kendilerini korumak için aldıkları sigorta kapasitesi de daralıyor” dedi.
MARMARA DEPREMİ KORKUTUYOR
Yaşar, reasürans şirketlerinin Kahramanmaraş depreminde ödedikleri hasarları geri almak istediklerini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bugüne kadar özellikle sanayi kesimine yönelik sigortalarda çok düşük fiyatlar uygulandı. Yapılan yangın poliçelerinin içinde deprem teminatı verildi ama sadece deprem primi alındı, diğer riskler için prim talep edilmedi. Yıllarca reasürans şirketleri de bunu görmezlikten geldi. Çünkü risk yoktu, hasar yoktu. Ama şimdi Kahramanmaraş depremi ile risk gerçekleşti ve beklenen Marmara depremi ile daha da büyüğünün gerçekleşme ihtimali artıyor. Reasürörlerle konuştuğumuzda sermaye maliyetindeki artışların dışında Türkiye’ye özgü yaptırımlarda bulunuyorlar. Bunların hepsi 2024 yılı başında sanayi kesiminin sigorta yenilemeleri geldiğinde ister istemez fiyatlara yansıyacak. Benim tahminim, fiyatlarda yüzde 40 civarında bir artış olacaktır. Tabi bu arada varlık artışlarını ve enflasyondan kaynaklı artışları da unutmamak lazım; onlar da fiyata eklenecek.”
KAYNAK AZALDI FİYAT ARTTI
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Genel Sekreteri Özgür Obalı, sadece Türkiye’de değil dünyada sigorta kapasitesinde sorunlar olduğunu, kapasitelerin daraldığını belirterek, “Aslında teminat sorunu yok, teminatları elde etme ve maliyet sorunu var. Kaynakların azaldığını ve fiyatının arttığını görüyoruz. Dolayısıyla bu da bizi bekleyen başka bir risk. Maliyetlerin oldukça artacağı yönünde bir beklenti var. İşin sadece sermayenin artan maliyet ayağı yok, riskleri bertaraf etmek adına daha sağlam sermaye yapılarına ihtiyaç duyuluyor; bu da şirketlerin üzerindeki baskının bir miktar daha artacağını gösteriyor. Bu durum, sigorta poliçelerine yansıyacak. Bir iki yıl zor bir dönem bizi bekliyor gibi gözüküyor” dedi.
